Bi'şey mi bakmıştın? (blog içi arama)

21 Mart 2009 Cumartesi

İyi ki doğdun Snip!



Sağda resmi görülen şahıs doğum günü çocuğudur. Görüldüğü yerde öpülmesi, nice yıllara denmesi ve hediye verilmesi rica olunur.


Snip, 21 Mart 1988 doğumlu bir şahıstır. Doğum günü yaklaştıkça herkes gibi heycanlanmaya başlamıştır, arkadaşlarının ağzını yoklar ama arkadaşları doğum gününü hatırlamaz, hatırlamamakla kalmazlar, o gün çoğunun bir işi vardır. Gabby klinikte önemli bir ameliyat için heycanlıdır ve kaçırmak istemez, öyQ nun göz doktorunda (CUMARTESİ GÜNÜ) randevusu vardır, Ozan hayvan barınağına yardım gecesine gidecektir, Serap evinin uzak olduğunu bahane eder, MT ev sahibiyle işinin çıktığını söyler falan filan..

Birkaç arkadaşı ise Snip'in yanlızlığını paylaşır, "bari gidip oturalım biryerlerde" tarzı söylemleriyle alıp Fatih Obasına götürürler. İçeri girerler, içeridekileri görünce Snip'in ruh halini anlatmaya gerek yoktur umarım.

Peki bu ana kadar ne gibi olaylar geçti? Açıklıyorum Snip, iyi oku =]

Defalarca yalan söyledik sana, bu yalanların neler olduğunu biliyorsun, kendimizi burada teşhir etmek istemiyorum =P

Bunun dışında, defalarca yer, organizasyon v.s değişikliği yaptık. O kadar çok kafa patlattık ki; neredeyse 100 adet -abarttım biraz, kabul- doğum günü düzenleyecek kadar fikri bir araya topladık.

Sen daha bizim ağzımızı aramadan bir hafta öncesine kadar plan yapmaya başlamıştık bu arada, bunu da belirtelim..

Pasta zaten ayrı bir dert oldu, üstüne yazılan yazıdan taşınmasına kadar...

Mekandaki ayarlamaları yaparken -diğerlerini bilmiyorum- kalbim küt küt atıyordu acaba anladı mı? acaba nasıl olacak bir sürü fasa fiso işte..

Sanırım bi süprizi bu kadar öven başka bir insan daha yoktur, biliyorum(z) ki sen bunlardan daha daha fazlasına değersin, ama idare et işte. Elimizden bu geldi.. Bu yazıyı daha güzel bi kafa ile -güzel derken dinç anlamında- yazmak isterdim ama kafam bulanık biraz. Seni seviyoruz, kıymetini bil =]

Nice yıllara snip, İyi ki doğmushun be yha! =]

Yazı hakkında yorum yapmak için buraya tıklayın lütfen

19 Mart 2009 Perşembe

Bilmiyorsan bu b*ku...

Bu tavla denen şey ne mene birşeydir... Sınıfta bile bırakıyor insanı. Teeee geçen dönem tavla turnuvası vardı bizim fakültede. İlk turda Patoloji asistanı ile oynadık, 2 mars 1 düz yendim kendisini. "Şansa bala yendin" diyenlere de aynen şunu söyledim "yendim mi? yendim.."

Geri ikinci turda tak diye elendim o da ayrı bir mevzu. Allah'tan bu sefer yanımızda kimse yoktu, sadece hakem vardı =]

Eskilere dönersek; abimden, Gökhan Adıgüzel'den, öğrendim ben ilk tavlayı. O gün tek el oynamıştık ve tahmin edin ne oldu? mars... Acemi şansı işte. Daha sonraları babamla oynadık baya bir süre. Hiç yenemedim kendisini, hala da yenemem. Sonra kuzenimle, Ersin Adıgüzel ile de oynadım. Bir akşam oturduk kuzenle, tavla oynuyoruz. Yenildim tabii. Ertesi gece de açtık, "abi gel oynayalım" falan dedim. Oturduk oynuyoruz, bir el iki el derken yendim. Ama nasıl yenmek, şok oldu resmen karşımda. "Ulan sen bütün gece yatmadın da tavla mı çalıştın it" demez mi? Orda koptum zaten..

Ne demiş atalarımız? Bilmiyorsan bu b*ku, git mektebini oku..




kaptanın seyir defterine not

Recep ivedik 2 berbattı, death race güzeldi, watchmen uzundu, güneşi gördüm ayol havasındaydı. Bu haftaki sinema bültenimiz de böyle son buluyor. (başka bişey yazıcaktım ama unuttum, aklıma ilk gelen şeyi yazdım)

12 Mart 2009 Perşembe

Okul anılarım -1

Evet, uzuuuuuuuuuuun zaman önce başlamam gereken yazı dizisine bugün başlıyorum. Zaman zaman iğrenç, zaman zaman yaran olaylarla, gündeme ışık tutarak, bazen de havadan sudan bahsederek dolduracağım bir kısımdır burası.

Teeee yıllar önceden bahsetmek ister gönül, ama yaz yaz bitmez ki?!? o yüzden bundan sonra gerçekleşen olayları yazacağım..




Kaptanın seyir defterine not..

Dün (veya geçen gün, zira burada zaman çok hızlı akıyor) anatomi labaratuarındayız. İsmini vermek istemiyorum, ama Seda arkadaşım, Rıfat hocamız dil anatomisini anlatırken bizi yaran şu cümleyi kurmuştur:

-Hocam, annem bu inek dilinin arka kısmını işkembeyi temizlemek için kullanıyo (grupta biraz kopuş ve gülüş) böyle tertemiz yapıyo (kopmada azbuçuk artış) ben yemiyorum ama, sevmiyorum (Hoca da gruba katılır)

Burada şöyle bir durum var, Seda arkadaşımın anlattığı hede gerçekten de olabilitesi yüksek, %99,99999 lara varan ihtimalle yapılabilecek bir şeydir. Peki grup neden gülmüştür? Açıklayayım..

Üniversite öğrencilerinde (aslında tüm öğrencilerde) her b*ka gülme potansiyeli vardır. Eee, işkembede ne var? Hayır, bi b*k yok, ot falan var, bilemediniz.. Ama ne olacak o otlar? Falan filandan sonra b*k olacak. Baytar milleti sonuçta, kurabiliyor bu bağlantıyı..

Ozan Aydıner'e özel selamlarımı yolluyorum bu arada, seviyoruz seni ozan (ailecek)



Kocaman not: Bu yazı dizisinde yazacaklarıma LÜTFEN kimse alınmasın, abartılar olabilir, olacaktır. ama bunlar şunlar abartıdır, burdan dolayı özür dilerim demeyeceğim, rahatsız olunan yerler var ise (elimden geldiğince yapmamaya çalışacağım böyle bir hatayı) bana bildirin, anında fotoşop uygulayayım yazıya.

3 Mart 2009 Salı

Bim

Reklam yapmış gibi olacağım fakat bu yazımda BİM denbahsetmek istiyorum. Umarım yadırgamazsınız.. Yadırgamayın lan beni..

Bim çok güzel, çok ucuz ya hani, içeri girince şöyle bir şey oluyor; Herşey ucuz olduğundan herşeye saldırmaya başlıyorsunuz, dolayısı ile 5 liralık harcama yapacakken bir bakıyorsunuz 15 liralık harcama yapmışsınız. Aslında günümüz marketlerinin stratejisi de bu değil mi? Neyse, konu dışına çıkmayalım...

Bugünden bahsedeyim, bugün cebimde 4 küsür lira vardı (evet, cebimdeki parayı bilmiyorum. Öyle bi tipim ben) içeri girdim bimden, "lan şunu mu alsam bunu mu alsam" demekten hiçbirşey alamaz oldum, bi şoklara girdim. Köfte alsam içeceğe para kalmıyor, içecek alsam başka bişey alamıyorum derken bi baktım elimde 10lu çakma Halley, bir de 1,5 litrelik mandalina aromalı gazlı içecek! Neyse, kasaya gittim bi baktım sağ tarafımda -pardon sol- sol tarafımda böyle çukulatalar falan var. Dayanamadım bir de milka 3tat aldım -kardeşime aldım, kendime değil- girdim kasaya, hesap 2,95 lira tutmuş. Lan bi de Neskuyik çukulata alayım dedim hesap oldu 3,55. Eve giderken cebimde 1 küsür lira kalmıştı.

Demem o ki, cebinizde limitli bir para varsa BİM ve diğer birçok market harbi harbi çok güzel şeyler. Kullanın, kullandırtın..
Özel Arama